Tarihi mimarisi zamana direnmekte olan otantik bir dağ beldesi!
Osmanlı döneminden kalan taş binaları hala kullanılmakta. Beldeye ismini veren üzüm bağları, son zamanlarda geliştirilmeye çalışılan şarapçılıkla birlikte, yeni çeşitlerle zenginleşiyor. Tarihi kökleri Yörüklere ve belkide Likyalılara kadar uzanan Yeşilüzümlü halkı, gerek yabancılara gerekse birbirlerine gösterdikleri hoşgörü ve misafirperverlikle bu güzel doğayı insanlar için daha da çekici kılıyor.
Yeşilüzümlü, "DASTAR" adı verilen dokumalarıyla ünlü. Simge haline gelmiş olan Dastarın dokunmadığı ev yok gibi bu şirin beldede; geleneksel yöntemlerle dokunan Dastar pamuk, yün ya da ipek iplikler kullanılarak yapılıyor. Dokunan her parça birbirinden farklı - bir eşi daha yok.
Hangi kapıyı çalarsanız çalın mutlaka Dastar tezgahı bulacaksınız; sıcakkanlı Yeşilüzümlü sakinleri size dokuma konusunda her türlü bilgiyi aktarırken mutlaka ev yapımı şaraplarından da ikram edeceklerdir.
Her Cuma günü beldede açık pazar kurulmaktadır. Ana meydanda bulunan yerel kahvehaneler, kafeler, minik restoranlar yerli halk ile kaynaşmak için çok sevimli mekanlar. Bunun dışında değişik lezzetlerde pide ve gözleme bulabileceğiniz ufak restoranlar bulunmaktadır. Eski Yeşiüzümlü evleri son zamanlarda restore edilerek kullanıma açılmaktadır. Yine yöreye ait zeytin, zeytinyağı, sirke, incir ve birçok değişik ürün tatma imkanınız olacaktır bu sevimli mekanlarda...
KADYANDA
Likya yazıtlarında ismi Kadawanti olarak geçen şehrin kuruluşu M.Ö.3000 yıllarına tarihleniyor. Fethiye’yi kuşbakışı gören konumuyla ve bir duvar yapım tekniğine ismini veren Kiklops kent duvarlarıyla farklı bir Likya kentidir. Çok sonraki Roma döneminde şehir mevcudiyetini korumuş ve Avrupalı tarihçilerin şehri Roma şehri olarak tanımlamalarına olanak sağlamıştır. Kiklops stilindeki şehir duvarları, toprak altı sarnıçları, tiyatrosu, koşu pisti, hamamı, mezarları ve Fethiye körfezini kısmen gören yüksek konumu şehri daha da görülmeye değer kılıyor..